6 yaşındaki oğlumun kendi ile ilgili bir olumsuzluğu anlatırken,durumu pekiştirmek için kullandığı bir cümleydi bu."Birazda hayat"
Beni çok etkilediği için dilime dolandı,bende de alışkalık haline geldi sıkça kullanmaya başladım bugünlerde.
Bir sahil beldesi turizimcisi için en zor dönem bu aylar.Yoğun bir temponun ardından bir büyük bir sessizlik ve tembellik başlar. Ne zamandır bir blog a başlamak istiyordum.Bu gün tamda zamanı dedim,hazır bu kadar boş vaktim varken ve çözemediğim bir sürü sorunun sonunda "Birazda hayat" dilime dolanmışken.
Birazda hayat;bir şeyi bütün gayretinizle çok iyi yapmaya çabalasanızda elinizde olmayan minicik bir olumsuzluğun işin içine karışması ve her şeyi berbat etmesi.Mesela harika bir yemek pişirdiniz (birazda bunu yapmak zorundasınız erteleyemezsiniz ve harika olmak zorunda) ama son anda hiç tuz koymadığınızı ve koymak istesenizde hiç tuzunuz kalmadığını ve tuz almak için de yer,zaman şartlarının olmadığını düşünün.İşte olmayan tuz,tuzsuz pişen yemek = birazda hayat.
Birazda hayat;canınızın çok sıkkın olduğu bir anda bir dostun güleryüzü ve enerjisiyle çıkıp gelivermesi,hiç balık tutamadan eve dönmeyi düşünürken son oltayı toplamaya başladığınızda ömür boyu unutamayacağınız kadar büyük bir balığın oltanıza takılıvermesi.
Bütün bunlar birazda hayat.
Biraz da hayat,benim için;her hareketi her sözüyle beni her an şaşırtan,ansızın kurduğu bir cümleyle ben buna 40 yıldır nasıl böyle bakmadım dedirten oğlumun gülümsemesi.Ve içime sığmayan bu sıcaklığı paylaşma isteği...
Merhaba...
 |
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder